Fuaye Ankara seyirci topluluğu olarak 16 Nisan 2024 Salı akşamı Aralık Sahne'deydik. İstanbul ekiplerinden Velhasıl Tiyatro'nun bu sezon prömiyer yapan "Havva" oyununu izledik ve sonrasında ekiple söyleşi gerçekleştirdik.
"Orijinal hikayenin tam tersi olarak, oyunu Havva’nın dramalara tutunmayı sevmeyen, gülmekten vazgeçmeyen, ne olursa olsun inatla ve umutla devam eden, yaşadıklarının ve şu an bulunduğu evdeki şiddetin-travmanın ötesinde bir hayata inanan gözlerinden görürüz. “Besleme” sıfatının altında ezilmez Havva, aksine çözüm için hep bir yol arar. Çocukluğuyla ve şimdiki zaman algısındaki, hayal ve gerçeklik kırılmalarıyla…"
İlk sorumuz ekibin kuruluşuna yönelik oldu. İstanbul Devlet Tiyatrosu'nda da görev yapan oyuncular kendi hayallerini gerçekleştirmek için Velhasıl Tiyatro'yu kurmuşlar. Nispeten yeni bir ekip olsalar da geçmişlerinde hem farklı okullar hem de farklı kurumlar varmış.
Ekibin kuruluşuna dair sorduğunuz soruyla birlikte "Havva" oyununun ortaya çıkışını da konuşmaya başladık. Sinem Koşar'ın elinden çıkan metin aslında farklı öykülerden yola çıkarak özgün bir şekilde işlenmiş. Vüsat O. Bener’in Havva öyküsü ve Irmak Zileli’nin Son Bakış romanını harmanlayan Sinem Koşar bazı gerçeklikleri bozarak Havva'nın dünyasını renklendirmiş.
Oyunun yönetmenliğini yapan Arif M. Güney ile birlikte yoğun bir prova süreci geçirmişler. Zaman içinde oyunda çok fazla değişim olduğunu ilettiler bize. Yaratıcılıklarını ortaya koyarak farklı, pratik ama samimi dokunuşlar eklemişler oyunlarına. Müziklerden dekora, "ötekiler" üzerinden verilen mesajlara kadar oyunu zenginleştirmek için hem metinsel hem reji olarak birçok katkı sunmuşlar.
Keyifli sohbetimizde aslında birçok konuyu konuşmuş olsak da Ankara'daki ilk gösterimlerinden sonra Velhasıl Tiyatro ekibini heyecanlarıyla zamanlıca uğurlamış olduk. Sinem Koşar ve Arif M. Güney başta olmak, üzere tüm Velhasıl Tiyatro ekibine, ayrıca ev sahipliği için Aralık Sahne'ye çok teşekkürler.
Comentarios