Daha önce "Hatırlıyorum" oyunlarını izleyip, çalışma anlayışlarını ve sahneye koydukları işi takdirle karşıladığımız Fo Oyunculuk Araştırmaları ekibiyle bu kez Aralık Sahne'de buluştuk. 27 Şubat 2025 Perşembe akşamı "Gotik Afrika" oyunlarını izleyip üzerine tatmin edici bir sohbet gerçekleştirdik.

"Kan, ter ve toz… Sömürgenin ardından Afrika topraklarında yaşananlar. Toprakla zenginleşen burjuvalar ve burjuvaların Afrika’lı köleleri… Medeniyetin içinden çıkıp bu çorak yaşantıyla karşı karşıya kalan bir avukat. Değerlerini tanıyamadığı ve eylemlerini anlayamadığı; dürtüleriyle başkaldıran ve özgürlüklerine sıkıca tutunan iki kardeş. Ve kan ve ter ve toz… Hangisi gömüldüğü yerden fışkıracak ve hangisi karanlıkta kalacak? Tüm sırlar gün doğana kadar aydınlanacak. Gotik Afrika, karmaşık karakterler ve sembolizm ile derin bir içerik sunar ve sahne üzerinde unutulmaz bir deneyim yaratır. İnsan doğasının karmaşıklığını ve insanların geçmişleriyle nasıl yüzleştiğini derinlemesine keşfeder."
Fo ekibinin ikinci oyunu olan "Gotik Afrika" , tiyatro sahnelerinde pek karşılaşmadığımız bir coğrafyayı seyirciyle buluşturuyor. Ekip, neden böyle bir metni seçtiklerine dair sorularımızı yanıtlarken, Reza De Wet’in bu metninin Türkiye'de ilk kez sahnelendiğini öğrendik. Kendilerini özellikle oyunculuk anlamında zorlayabilecek, klasik dramaturjinin dışına çıkan metinler arayışında olduklarını belirttiler. Başka işlerden etkilenmeden tamamen özgür hareket edebilecekleri, daha önce örneği olmayan bu metin üzerinde karar kılmışlar.
Araştırarak kendilerini geliştiren ekip, beden arayışının önemine de sıkça değindi. Daha önceki oyunlarında da bizde hayranlık uyandıran çalışma disiplinleri, prova süreçleri ve oyun öncesi hazırlık ritüelleri "Gotik Afrika" için de geçerliydi. Aslında dili zor bir yazarın metnini ele alıp cesurca değişimlere gitmişler. Hem metin hem de oyunculuk çalışmaları sonucunda ortaya çıkan reji tercihleri o kadar yerinde olmuş ki sohbet boyunca dinlediklerimizi şaşkınlıkla karşıladık. "Büyük" ve "ünlü" ekiplerin asla cesaret edemeyeceği bir işin üstesinden layıkıyla gelmiş Eskişehir ekibi.
Oyundaki kardeşler üzerine uzun bir sohbet gerçekleştirdik. Özellikle ekip tarafından repliklerinden tamamen arındırılmış Alina karakteri üzerine tartıştık. Sadece varlığı ve hareketleriyle bile bize birçok veri sunan karakterlerin başarısını, ekibin beden kullanımı ve oyun öncesi gerçekleştirdikleri bir tür meditasyon çalışmalarına bağlamak mümkün. Hem sömürü ve ırkçılık ekseninde hem de "çocuk" karakterlerin psikolojik durumları bakımından farklı okumalar yapabildiğimiz bu zengin oyunun daha pek çok yönünü ele aldık.
Tekinsizlik, kostümler, dekorun kullanımı, yerelleştirme, doku ve daha birçok konuyu tartışarak söyleşimizi tamamladık. Fo Oyunculuk Araştırmaları ekibiyle henüz tanışmamış seyircilerimizin bir gün mutlaka kendileriyle tanışıp sohbet etme fırsatı yakalamalarını umuyoruz.
Tüm Fo Oyunculuk Araştırmaları ekibine ve ev sahipliği için Aralık Sahne'ye teşekkürler!